Mosaş Group V2X Teknolojisi ile Akıllı Ulaşıma Yeni Dönem Getiriyor
Mosaş Group, araçların çevresindeki her şeyle (diğer araçlar, trafik ışıkları, yayalar [...]
Devamını OkuTürkiye’nin ulaştırma ve haberleşme alanında en önemli etkinliği olan ve ulaştırma ve haberleşme alanındaki hedeflerin gerçekleştirilmesi amacıyla düzenlenen 12. Ulaştırma ve Haberleşme Şûrası İstanbul Atatürk Havalimanı C Terminali Etkinlik Merkezi’nde 6-8 Ekim 2021 tarihleri arasında gerçekleştirildi. Şûra kapsamında “Millî Ulaşım ve Altyapı Politikası” vizyonuyla TransportTech Konferansı, Ulaştırma Bakanları Yuvarlak Masa Toplantısı, sektör oturumları, ikili görüşmeler ve paneller yapıldı.
Etkinliğin açılışında konuşan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Şûra kapsamında çok sayıda ülkeden sektör temsilcilerinin Türkiye’de buluştuğuna işaret ederek, 12. Ulaştırma ve Haberleşme Şûrası çerçevesinde üç gün boyunca ulaşım ve iletişim dünyasının kalbinin İstanbul’da atacağını söyledi.yledi. Ulaştırma ve haberleşme sektöründeki yatırımlara ve hedeflere dikkat çeken Karaismailoğlu, erişilebilirliği merkeze alan, verimli, sürdürülebilir, akıllı ve entegre hareketliliği sağlamak için çalışmalara hız kesmeden devam ettiklerini belirtti. Bakan Karaismailoğlu, “Bütünsel kalkınmayı sağlayacak ekonomi ve ulaşım koridorlarının gelişimi ve ülkelere etkisi gibi önemli konularda sektördeki iş birliği fırsatlarını, bölgesel sorunları ve çözüm önerilerini ortaya koyacağız. Geleceğe yönelik fırsatları belirleyeceğiz ve iş birliği olanaklarımızı masaya yatıracağız” dedi.
Haberleşme ve ulaştırma sektörlerinin, küresel dünyada ekonominin temel sütunları arasında yer aldığını belirten Karaismailoğlu, iletişim ve ulaşım çağının hayli gelişmiş bir safhasının yaşandığına dikkati çekti. Karaismailoğlu, artık ülkelerin sağlıklı bir iletişim ve ulaşım altyapısına sahip olmadan küreselleşen dünyada rekabet etmesinin mümkün olmadığını belirterek, şunları kaydetti: “Teknolojinin ilerleme ve yeniliklerinin, zamanın akışını hızlandırdığı bir bilgi çağında yaşıyoruz. Artık uzak-yakın, bilinen-bilinmeyen, tanıdık-yabancı gibi kavramlar anlamsızlaştı, sınırlar şeffaflaştı, karşılıklı etkileşimin önündeki engeller büyük ölçüde kalktı. Toplumlar, sadece kendilerine sunulanı değil, her alanda dünyada en iyi olanı, anında talep etmeye başladılar. Birkaç saatlik iletişim kesintisinin bile toplumda oluşturduğu rahatsızlığa ve yerli ve millî uygulamaların ne kadar gerekli olduğuna çok yakında bir kez daha hep birlikte şahit olduk.
Neticede, şeffaflık, özgürlük, adalet, hesap verebilirlik ve iyi yönetim artık sadece dünyanın imtiyazlı bir bölümü için değil, tamamı için geçerli değerler haline dönüştü. Bunu anlamayan, reddeden, dönüşüme ayak uyduramayan ülkelerin, olayların ve zamanın arkasında kalacakları da açıktır. Şu tartışmasız bir gerçektir ki teknolojiye gem vurmak mümkün değildir; çünkü, bugün hayal edilenler yarının gerçeklikleridir. Teknolojik gelişmeler, yarının dünyasını bugünkünden çok daha şeffaf hale getirecek ve hiçbir şeyi dar bölgeler içerisinde bırakmayacaktır. Ülkelerin dünya ve çağın gereklerine entegre stratejiler dahilinde, ulaşım ve iletişim altyapılarına yatırım yapması şarttır.”
Bakan Karaismailoğlu, üç kıtanın kesiştiği noktada bulunan, jeopolitik ve jeostratejik konumuyla Türkiye’nin ulaştırma ve haberleşme stratejisini, bölgesel ve küresel boyutlarıyla planlanmasının ayrı bir önem taşıdığına dikkati çekti.Her şeyden önce, dünya üzerinde bir coğrafi alanın bölge olarak adlandırılabilmesi için ülkeler ve halklar arasında iletişim ve etkileşimi mümkün kılacak haberleşme ve ulaşım ağlarının olması gerektiğini bildiren Karaismailoğlu, bunun tarih boyunca da böyle olduğunu dile getirdi.
Karaismailoğlu, Türkiye’nin avantajlı konumuna dikkati çekerek, konuşmasına şöyle devam etti: “Ülkemiz 4 saatlik bir uçuş ile 1 milyar 650 milyon insanın yaşadığı, 38 trilyon dolar gayri safi millî hasılaya sahip ve 7 trilyon 45 milyar dolar ticaret hacmi bulunan 67 ülkenin merkezindedir. Söz konusu jeostratejik konumumuzdan hareketle, ulaşım ve iletişim stratejilerimizi küresel ve bölgesel şartlar ışığında yeniden tanımlamak ve bu stratejileri her daim güncel tutmak Türkiye için vazgeçilmezdir.”
Bakan Karaismailoğlu, Türkiye’de ulaşım ve iletişim alanında 2002’den bu yana yapılan çalışmaları ve gelinen noktayı paylaştı. Son 19 yılda Türkiye’nin yıllardır süren ulaşım altyapısı problemini büyük ölçüde çözdüklerine dikkati çeken Karaismailoğlu, şu bilgileri verdi: “Nice dev ulaştırma projelerini tamamladık ve hizmete açtık Osmangazi Köprüsü’nün dâhil olduğu İstanbulİzmir Otoyolu’nu, Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nü içeren Kuzey Marmara Otoyolu’nu, Ankara-Niğde Otoyolu’nu ve Menemen Çandarlı Otoyollarını, Avrasya tünelini bitirdik. Edirne’den Şanlıurfa’ya kesintisiz otoyol bağlantısı tesis ettik.
Aydın-Denizli Otoyolu, Kuzey Marmara Otoyolu Nakkaş-Başakşehir Kesimi ve 1915 Çanakkale Köprüsü’nün de dahil olduğu Malkara-Çanakkale otoyol yapım çalışmalarımız ise devam ediyor. 1915 Çanakkale Köprüsü, 2 bin 23 metre orta açıklık ile cumhuriyetimizin 100. kuruluş yıl dönümünü sembolize edecek. Bu uzunluğu ile tamamlandığında ‘dünyanın en büyük’ orta açıklıklı asma köprüsü unvanına sahip olacaktır. Yaklaşım viyadükleri ile beraber toplam geçiş uzunluğu ise 4 bin 608 metreye ulaşmaktadır.”
Karaismailoğlu, 1915 Çanakkale Köprüsü’nün feribotla bekleme süresiyle ve hava durumları nedeni ile çoğu zaman saatler süren Çanakkale Boğazı’ndan geçiş süresini 6 dakikaya kadar indireceğini vurgulayarak, “1915 Çanakkale Köprüsü’nün açılışını 18 Mart 2022’de gerçekleştirerek tüm dünyanın hizmetine sunacağız.” ifadesini kullandı. Bakan Karaismailoğlu, “İstikbal göklerdedir” sözünden hareketle çıtayı daha da yüksek tutarak uzay havacılığında da büyük başarılar elde edildiğini aktararak, şu değerlendirmelerde bulundu:“Türkiye’nin uzayda da söz sahibi olabilmesi için başta haberleşme uydularımız olmak üzere, çok amaçlı gözlem ve alçak yörünge uyduları yapıyoruz. Haberleşmedeki iletişim uydumuz Türksat 5A’yı 8 Ocak’ta yörüngesine fırlattık ve haziran ayı içerisinde hizmete aldık. Üç kıtaya yayılan geniş bir coğrafyada televizyon ve veri haberleşme hizmeti vermektedir. Ülkemizin yayıncılık alanında ülke sınırlarının ötesinde, daha etkin varlık göstermesine de önemli katkı sunacaktır. Şimdi sırada TÜRKSAT 5B ve 6A uydularımız var. Türksat 5B’nin tasarım ve üretim aşamaları başarı ile tamamlandı. Millî haberleşme uydumuz Türksat 6A’nın ise montaj, entegrasyon ve testleri Ankara’daki Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test Merkezi’nde devam ediyor. Uydunun üretim ve test sürecini 2022 sonunda tamamlayarak 2023 yılı ilk çeyreği içinde de fırlatılmasını planlıyoruz. Bunu gerçekleştirdiğimizde haberleşme uydusu üretebilen 10 ülke arasında yer alacağız.”
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu, ulaşımın her modunda olduğu gibi iletişim ve bilişim sektöründeki gelişimin 2003 yılından itibaren büyük ivme kazandığını belirterek, şöyle devam etti:“2020’de yüzde 16 olan bilişim sektörünün büyüme oranının, 2021’in ilk yarısında yüzde 19’a ulaşmasıyla büyük bir başarıya imza atılmıştır. Fiber hat uzunluğumuz 445 bin kilometreyi aştı. 20 bin olan geniş bant abone sayısı 86 milyona ulaştı. Abone yoğunluğumuz sabitte yüzde 21, mobilde yüzde 82’dir. Mobil abone sayısı 85 milyona ulaştı ve abonelerin yüzde 93’ü 4.5G hizmetini kullanmaya başladı.
Bilişim alanındaki hedefimiz çok net; teknolojik gelişmeleri takip eden değil, yön veren ülke olmak istiyoruz. Özellikle 5G teknolojileri ile birlikte sektördeki yerli ve millîlik oranlarımızı çok daha yukarıya çıkaracağız. 5G’ye giden yolda donanım ve yazılım ihtiyaçlarına yerli ve millî imkanlar ile cevap verebilmek amacıyla ‘Uçtan Uça Yerli ve Millî 5G Haberleşme Şebekesi Projesi’ni geliştirdik. Büyük çoğunluğu ithal edilen donanım ve yazılım ürünlerini, kendi imkanlarımız ile üreterek ülkemizin ihracatına ve istihdamına katkı sağlıyoruz.” Ulaşım ve haberleşme yatırımlarının artık son yıllarda yaşanan bilişim teknolojilerindeki gelişimlere paralel olarak, insan, yük ve veri hareketliliğini sağlayacak şekilde mobilite, lojistik ve dijitalleşme odağında gerçekleştirildiğini aktaran Karaismailoğlu, akıllı ulaşım sistemleri ile seyahat sürelerini azaltmayı, trafik güvenliğini arttırmayı, mevcut yol kapasitelerinin daha etkin ve daha verimli kullanılmasını, mobiliteyi, yani hareketliliği artırmayı, enerji verimliliğini yükselterek Türkiye ekonomisine katkı sağlamayı, çevreye verilen zararları ve emisyonu azaltmayı amaçladıklarını kaydetti.
Adil Karaismailoğlu, erişilebilirliği merkeze alan, verimli, sürdürülebilir, akıllı ve entegre hareketliliği sağlamak için çalışmalara hız kesmeden devam ettiklerini aktararak, Sürdürülebilir ve Akıllı Hareketlilik Stratejisi ve Eylem Planı ile Bakanlığın mobilite, lojistik, dijitalleşme vizyonu çerçevesinde, ulaşım sistemlerinin, mevcut ve gelecekte ortaya çıkabilecek ihtiyaçlara uygun hale getirilmesine yönelik strateji ve politikalarının geliştirileceğini söyledi.
Plan kapsamında, tüm paydaşlar bazında kentsel hareketliliğin mevcut performansını ölçmek ve gelecek yatırımlara yön vermek amacıyla bir kentsel hareketlilik endeksinin oluşturulacağını bildiren Karaismailoğlu, “Gelecek yatırımların birim hareketlilik indeksi ve ulusal hareketlilik endeksi üzerindeki etkisi tespit edilecektir. Böylece ulusal düzeyde hareketlilik endeksinin yükseltilmesi ve ulaşım yatırımlarının daha etkin bir şekilde yönlendirilerek kaynakların daha verimli tahsis edilmesini hedefliyoruz.” diye konuştu.
Ulaşım hizmetlerine erişilebilirliğin bir hak olduğu anlayışı çerçevesinde ve “her adımda farklılıkları ortadan kaldıran bir ulaşım ağı oluşturmak” vizyonu doğrultusunda, hareket kabiliyeti kısıtlı bireylerin günlük yaşamlarını kolaylaştıran Erişilebilir Ulaşım Stratejisi ve Eylem Planı’nı hazırladıklarını aktaran Karaismailoğlu, kısıtlı bireylerin sosyal ve ekonomik hayata katılımlarını pekiştiren, yaşam kalitesini artıran, herkes için erişilebilir ulaşım sistemi oluşturduklarını söyledi.
Şûra kapsamında bu hedeflere ulaşılmasını sağlayan politika ve stratejilerin belirleneceğini aktaran Karaismailoğlu, “Dünyayı değiştirebilecek mega ulaşım projeleri, Kovid-19 sonrası dünyada ulaşımın iyileştirilmesi, esnekliği ve küresel tedarik zincirlerinin yeni standartları, bütünsel kalkınmayı sağlayacak ekonomi ve ulaşım koridorlarının gelişimi ve ülkelere etkisi gibi önemli konularda sektördeki iş birliği fırsatlarını, bölgesel sorunları ve çözüm önerilerini ortaya koyacağız. Geleceğe yönelik fırsatları belirleyeceğiz ve iş birliği olanaklarımızı değerlendireceğiz.” ifadelerini kullandı.
12. Ulaştırma ve Haberleşme Şûrası’nın üçüncü gününde, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla özel oturum düzenlendi.
Şûra özel oturumunda konuşan Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, önemli açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin tarih boyunca tüm büyük değişimlerin yaşandığı coğrafyada yer alan bir ülke olarak önümüzdeki yeni sürecin de öncülüğünü yürütme sorumluluğuyla karşı karşıya olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şûra’nın ülkeye ve sektöre hayırlı olmasını diledi. Ulaştırma ve Haberleşme Şurası’nda tartışılan her konunun, başlığın önemli kazanım ve rehber olduğunu vurgulayan Erdoğan, toplantılar boyunca değerlendirmeleri, fikirleri ve teklifleriyle ulaştırma ve haberleşme sektörünün vizyonuna katkı sağlayan ve şuranın düzenlenmesinde emeği geçen herkesi tebrik etti.
AUS Türkiye Üye ve Paydaşlarıyla görüşme imkanı elde etti.
100’den fazla katılımcı firma, 25 ülke bakanlığı ve 80’den fazla konuşmacı ile gerçekleştirilen 12. Ulaştırma ve Haberleşme Şûrası süresince AUS Türkiye olarak bizde stant açarak 3 gün boyunca üye ve paydaşlarımızla görüşme imkânı elde ettik. AUS’un geleceği, Dünya’da ki yenilikler ve iş birliği fırsatları ile ilgili katılımcı ve paydaşlarla görüşmekten çok keyif aldığımız bu etkinlikte bizi yalnız bırakmayan üye ve paydaşlarımıza tekrar teşekkür ederiz.